- ununu
- [Swahili Word] ununu[English Word] fiber from inner skin of coconut leaf stalk[Part of Speech] noun[Class] 11------------------------------------------------------------
Swahili-english dictionary. 2013.
ununu
Look at other dictionaries:
ununu elemiş, eleğini asmış — geri kalan ömrü süresince yapacak önemli bir işi kalmamış anlamında kullanılan bir söz Yok, yok... Ben unumu eledim, eleğimi astım. Benim gibi evli, çoluk çocuk sahibi adamlara öyle yerlere gitmek yakışır mı? H. R. Gürpınar … Çağatay Osmanlı Sözlük
sana vereyim bir öğüt; kendi ununu kendin öğüt — kişi kendi işini kendisi yapmalıdır anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
nam salmak — ününü her yana yaymak … Çağatay Osmanlı Sözlük
yıldızı sönmek — ününü yitirmek Bu gecelerin artık benzi soluyor, talihi kararıyor, yıldızı sönüyordu. A. Ş. Hisar … Çağatay Osmanlı Sözlük
sana — zf. Sen zamirinin yönelme durumu Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller sana yalan, bana gerçek … Çağatay Osmanlı Sözlük
un — is. Öğütülerek toz durumuna getirilmiş tahıl ve başka besin maddeleri İstanbul da mısır unundan baklava yapılırmış, diye bir gün köye geldi. S. F. Abasıyanık Birleşik Sözler un çorbası un helvası esmer un has un özlü un … Çağatay Osmanlı Sözlük
altın adını bakır etmek — kötü işler yaparak temiz ve parlak ününü karartmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
gölge düşürmek — (bir şeye) bir şeyin değerini veya ününü azaltacak işler yapmak ... bu iki yazarın usta hikâyeci vasıflarına gölge düşürmüştür. A. Ş. Hisar … Çağatay Osmanlı Sözlük
ixlas — (Qax) xörək adı. – Qoyunun yoğun bağırsağının içinə piynən darı ununu qarışdırıp ixlas pişiriylər … Azərbaycan dilinin dialektoloji lüğəti
